Arıcılıkta Mevsimsel Bakım
Arıcılık öyle bir uğraş ki, takvimle yaşıyorsun. Yılın hangi ayında ne yapacağını bilirsen işler yolunda gidiyor, bilmezsen arıların ya aç kalıyor ya da koloni zayıflıyor. Yani “ben kovana bakayım, gerisi gelir” diye düşünmek biraz hayalcilik olur.
Arıcılık aslında birçok adımı olan bir süreç. Eğer temel adımları öğrenmek isterseniz arıcılık nasıl yapılır yazımıza göz atabilirsiniz.
Çünkü arılar doğanın ritmine göre yaşıyor, biz de onların ritmine ayak uydurmak zorundayız. İşte bu yüzden mevsimsel bakım, arıcılığın bel kemiği sayılır. Şimdi gelin, ilkbahardan başlayıp yaz, sonbahar ve kışa kadar tek tek bakalım. Her mevsimde nelere dikkat edilmeli, arıcı hangi işlerle uğraşmalı..
İLKBAHAR
İlkbahar arıcılıkta heyecanın en yüksek olduğu dönemdir. Çünkü kıştan çıkan arılar biraz zayıf olur, ama doğa canlanmaya başlayınca koloni de hızla güçlenir.
Mart ayı gibi havalar ısınmaya başlayınca ilk iş kovanların kontrolüdür. Ama hemen kapağı açayım dememek lazım; sıcaklık 15 dereceyi bulmadan kovanı kurcalarsan arılara iyilik değil kötülük yapmış olursun. İlkbahar bakımı genelde şöyle ilerler:
- Kış kayıpları kontrolü: Hangi koloniler çıkmış, hangileri kaybolmuş bakılır. Zayıf olan koloniler varsa, ya güçlendirilir ya da diğer kovanlarla birleştirilir.
- Yem durumu: Arılar kışı balla atlatmış olabilir ama erken ilkbaharda nektar azdır. İşte bu yüzden şurupla destek yapılır. Yoksa açlıktan ölen koloni çok görmüşüzdür.
- Ana arı kontrolü: Kraliçe sağlıklı mı, yumurtlamaya başlamış mı diye bakılır. Çünkü güçlü bir sezon için sağlam bir ana şarttır.
Nisan ve Mayıs’a gelince işler hızlanır. Arılar polen taşımaya başlar, koloni kabarmaya, kovan dolmaya başlar. Bu dönemde çerçevelerin düzgün kabarması, oğul verme riskine karşı tedbir alınması önemli.
Hatta en çok hatayı da burada yapıyor yeni başlayanlar; arıların çoğalmasına sevinip müdahale etmezse bir bakıyor, kovan boşalmış, arılar oğula gitmiş.
Kısacası ilkbahar: Temizlik, destek ve koloni güçlendirme zamanıdır.
YAZ
Yaz mevsimi, arıcılığın en yoğun ve belki de en keyifli zamanı. Çünkü bu dönem balın olgunlaştığı, sağımın yapıldığı dönemdir. Haziran gibi doğada nektar bolluğu olur. Arılar sabah akşam çalışır, kovan dolmaya başlar. İşte burada arıcıya düşen şey, doğru zamanda ve doğru şekilde müdahale etmektir.
- Kat atma: Kovan dolmaya başladığında arılara yeni kat (yani ilave kutu) verilmezse hem oğul riski artar hem de arılar çalışmayı bırakır.
- Hastalık kontrolü: Yazın sıcaklarla birlikte kovanlarda varroa gibi zararlılar da çoğalabilir. Düzenli gözlem şart.
- Bal hasadı: Belki de arıcının en heyecanlı anı… Ama unutma, bal hemen alınmaz. Arılar balı olgunlaştırmadan sağarsan nemli kalır, bozulur. Kovanın %70’i sırlanmışsa sağım zamanı gelmiş demektir. Bal hasadı nasıl yapılır? adlı yazımızdan tüm detayları öğrenebilirsiniz.
Temmuz-Ağustos gibi bazı bölgelerde nektar azalır, işte o zaman arıların yem durumu yeniden gözden geçirilir. Çünkü yaz sıcağı var ama doğada çiçek yoksa arı aç kalabilir. Arıcının işi sadece balı almak değil, arıyı da korumaktır.
SONBAHAR
Sonbahar, biraz arıcının stresli dönemidir. Çünkü kışa nasıl girersen, baharda öyle çıkarsın. Yani zayıf koloniyle girersen, baharda pek işin olmaz.
Eylül ayıyla birlikte doğada polen azalır. Arılar artık yavaş yavaş kış moduna geçer. Bu dönemde arıcı şunlara dikkat eder:
- Yem takviyesi: Arılar için bal bırakılmış olsa da çoğu zaman yeterli olmaz. Bu yüzden şurupla destek yapılır, stokları dolu tutulur.
- Ana arı kontrolü: Kraliçe sağlıklı değilse kışa girmeden yeni ana verilmesi gerekir. Çünkü kışın değiştirmek neredeyse imkansızdır.
- Varroa mücadelesi: Sonbaharda hastalık ve parazitlere karşı tedbir alınmazsa kışın koloniler çöker. En sık görülen sorun varroadır. Neyse ki bu hastalık ile doğal yollar ile mücadele etmek mümkün. Sirke ile varroa mücadelesi yazımızdan detaylı bilgi alabilirsiniz.
- Çerçeve düzeni: Koloni küçüldüğü için kovan içindeki çerçeve sayısı da azaltılır. Arılar boş çerçevede üşümesin diye sıkıştırılır.
Arıcılıkta güzel bir söz vardır: “Sonbaharda ne yaparsan, baharda onu biçersin.” Tam da bu dönem için söylenmiş.
KIŞ
Kış, arıcılıkta en az iş yapılan ama en kritik mevsimdir. Çünkü sen dışarıda hiçbir şey yapmazken arılar içeride hayatta kalma mücadelesi verir.
Arılar soğuğa karşı özel bir strateji geliştirir. Kış salkımı denilen bir küme oluşturur, birbirine sarılır, titreşerek ısı üretir. İşte bu sayede kovan içi ısısını sabit tutarlar.
Arıcı kışın kovanı pek açmaz. Yapacağı şeyler daha çok hazırlık ve kontrol düzeyindedir:
- Kovanların rüzgar almayan, güneş gören bir yerde olması sağlanır.
- Fare, nem, rutubet gibi sorunlara karşı koruma yapılır.
- Ağırlık kontrolüyle yem stoku takip edilir. Arılar aç kalırsa kış ortasında bile besleme yapılabilir.
Kışın işi azdır ama risk büyüktür. Bir ihmal, bütün koloniyi kaybettirebilir.
Mevsimsel Bakımın Arıcıya Katkısı
Şimdi bir özet yaparsak; mevsimsel bakım aslında arıcının kılavuzudur. Ne zaman kovan açılacak, ne zaman besleme yapılacak, hangi dönemde oğul riski var, bal sağımı ne zaman olacak… Bunların hepsi mevsimsel plana bağlıdır.
Birçok yeni başlayan arıcı şunu soruyor: “Arıları aldım, her şeyi doğal bırakayım, kendi işlerini görsünler olmaz mı?” Olmaz değil ama risklidir. Çünkü doğa tek başına yetmiyor artık. İklim değişikliği, tarım ilaçları, hastalıklar… Tüm bunlar arıları zorladığı için arıcının desteği şart.
Bir de işin maddi boyutu var. Bal, polen, propolis gibi ürünlerin verimi doğrudan mevsimsel bakıma bağlıdır. İlkbaharda güçlü koloni kuramayan, yazın baldan umduğunu bulamaz. Sonbaharda hazırlığını yapmayan, kıştan zayiatla çıkar. Yani kısacası, her mevsimin emeği sonraki mevsime yatırım gibidir.
Son Söz
Arıcılık, yıl boyunca takip isteyen bir uğraş. Bir gün bile ilgilenmezsen kaybın büyük olabilir. İlkbaharda heyecan, yazın bereket, sonbaharda telaş, kışın ise sabır ve dua vardır.
Mevsimsel bakım aslında sadece arılar için değil, arıcı için de bir yaşam biçimi. Doğanın döngüsünü takip etmeyi, sabretmeyi ve doğru zamanda doğru adımı atmayı öğretiyor.
Eğer bu işe yeni giriyorsanız, takvimi yanınızdan eksik etmeyin. Hangi mevsimde ne yapmanız gerektiğini bilirseniz, arılar da size karşılığını bol bal ve sağlıklı kolonilerle verir.